İşitme, kulak yoluyla gelen seslerin beyne iletilmesiyle oluşan karmaşık bir süreçtir. Kulak üç ana bölümden oluşur: dış kulak, orta kulak ve iç kulak. Bu bölümlerin her biri işitmede önemli rol oynar. Dış kulak sesi toplar, orta kulak sesleri güçlendirir ve iç kulak bu sesleri sinirsel sinyallere çevirerek beyne iletir.
İçindekiler
- İşitme Kaybı Türleri
- İletim Tipi İşitme Kaybı
- Sinir Tipi (Sensörinöral) İşitme Kaybı
- Mikst Tip İşitme Kaybı
- İşitme Kaybının Ölçülmesi
- Tek Taraflı İşitme Kaybı
- İşitme Kaybı Tedavisi
- İşitme Kaybı Olan Bireylerle İletişimde Dikkat Edilmesi Gerekenler
- Dudak Okuma: Destekleyici Bir İletişim Yöntemi
- İşitme Cihazları ve Kullanımı
- İşitme Cihazına Alışma Süreci
İşitme Kaybı Türleri
İletim Tipi İşitme Kaybı
Dış kulak yolu tıkanıklıkları, kulak zarı delikleri, orta kulak enfeksiyonları ve işitme kemikçiklerinde oluşan hastalıklar nedeniyle gelişir. Genellikle tedavi edilebilir. Kişi kulağını tıkalı hisseder ve kendi sesini olduğundan yüksek duyar. Bu bireyler genellikle gürültülü ortamlarda daha iyi duyarlar ve telefonla konuşmaları fazla etkilenmez.
Sinir Tipi (Sensörinöral) İşitme Kaybı
İç kulaktaki sinir uçlarının veya sinir iletim yollarının bozulmasına bağlı gelişir. En sık neden yaşlanmaya bağlı değişimlerdir. Geri dönüşü olmayan bir kayıptır ancak çoğu zaman sağırlıkla sonuçlanmaz. Hastalar genellikle duyduklarını anlamakta zorlanırlar, özellikle telefonla görüşme sırasında ve tiz sesleri ayırt etmede sorun yaşarlar.
Mikst Tip İşitme Kaybı
Orta ve iç kulağın birlikte etkilenmesiyle ortaya çıkar. Hem iletim tipi hem de sinir tipi kayıp özellikleri gösterir.
İşitme Kaybının Ölçülmesi
İşitme, desibel (dB) cinsinden ölçülür. 0–20 dB arasındaki değerler normal kabul edilir. İşitme kaybı dereceleri ve yaklaşık etkileri şu şekildedir:
- 30 dB: %8
- 45 dB: %30
- 65 dB: %60
- 85 dB: %90
Ayrıca, “ayırt etme skoru” denilen testle kişinin konuşulan kelimeleri doğru anlama yüzdesi değerlendirilir.
Tek Taraflı İşitme Kaybı
Tek kulakta işitme kaybı olan bireyler sesin yönünü ayırt etmekte zorlanırlar. Gürültülü ortamlarda iletişim kurmak güçleşir. İletim tipi kayıplarda cerrahi ile çözüm sağlanabilirken, sinir tipi kayıplarda işitme cihazları ile denge kurulabilir.
İşitme Kaybı Tedavisi
Tedaviye başlamadan önce detaylı bir KBB muayenesi ve işitme testi yapılmalıdır. Tedavi yöntemleri; ilaç tedavisi, cerrahi müdahale, işitme cihazı kullanımı ya da bu yöntemlerin kombinasyonu olabilir. Ayrıca işitme rehabilitasyonu kapsamında dudak okuma, işitme eğitimi ve cihaz adaptasyon programları uygulanabilir.
İşitme Kaybı Olan Bireylerle İletişimde Dikkat Edilmesi Gerekenler
İşitme kayıplı bireylerle etkili iletişim kurmak için bazı temel kurallara dikkat edilmelidir:
- Konuşmaya başlamadan önce bireyin dikkatini çekin
- Normal hızda ve açık bir şekilde konuşun
- Yüz ifadeleriniz görünür olsun, dudak hareketleri net şekilde izlenebilsin
- Gürültülü ortamlardan kaçının
- Uzaktan veya arkanız dönük şekilde konuşmayın
- Aynı cümleyi tekrar etmek yerine farklı kelimelerle ifade etmeye çalışın
Dudak Okuma: Destekleyici Bir İletişim Yöntemi
Dudak okuma, işitme kaybı olan bireylerin sıklıkla başvurduğu ve zamanla geliştirdiği bir yetenektir. Konuşmacının dudak hareketlerini, mimiklerini ve yüz ifadesini izleyerek konuşmayı anlama süreci desteklenir. Aydınlık ve doğrudan görüş mesafesi bu yöntemin etkili olabilmesi için önemlidir.
İşitme Cihazları ve Kullanımı
İşitme cihazları, sesi yükselterek kulağa ileten araçlardır. Kulak arkası, kulak içi ya da vücut tipi gibi farklı modelleri mevcuttur. İşitme kaybının tipi ve derecesi, cihazdan alınacak faydayı doğrudan etkiler. Özellikle iletim tipi kaybı olanlar cihazlardan yüksek fayda görebilirler.
İşitme Cihazına Alışma Süreci
İşitme cihazı kullanımı alışkanlık gerektirir. Başlangıçta cihaz sadece evde, kısa süreli kullanımlarla denenmeli, zamanla farklı ortamlarda kullanılarak adaptasyon artırılmalıdır. Farklı sesleri ayırt etmeye yönelik egzersizler yapılmalı, dudak okuma ve telefonla konuşma gibi beceriler desteklenmelidir.
İşitme kaybı, yaşam kalitesini doğrudan etkileyen önemli bir sağlık sorunudur. Erken tanı ve doğru tedavi ile hem işitme hem de iletişim becerileri büyük ölçüde geliştirilebilir. Kapsamlı bir değerlendirme sonrası, bireye özel bir tedavi planı oluşturulması en doğru yaklaşımdır.